23 Ekim 2010 Cumartesi

Gezmece Tozmaca

Sevgili dostlar tüm bunları yaparken aynı zamanda tarihi mekanları da gezmeye çalışıyorum. Çıktık bir gün, görebileceğimiz kadar mekan görüp geri eve geldik...

Bu geziden çok fazla tarihi bilgi verip sizleri sıkmak istemiyorum açıkcası. Bakınız o günden ufak ufak notlar ve fotolar...

Tiergarten'daki Bismarck heykeli. Kendileri Alman birliğinin kurucusudur efendim ayrıca Alman imparatorluğunun Avrupa'ya yerleşmesinde hak sahibidir. (Çok biliyormuş gibi konuşuyorum da bunlar hep wiki bilgisi çaktırmayın!)


Evet sırada Schloss Bellevue var. Burası Alman başkanının resmi sarayıdır efendim. 1786’da Büyük Friedrich’in kardeşi Prusya Prensi Ferdinand için özel olarak yapılmış olup 3 kanatlıdır. Ayrıca bu bina Almanya'nın ilk neoklasik yapısı imiş efendim. Buyrunuz...



Sevgili dostlar sırada Berliner Dom var. Mimarisine hayran kalmamak elde değil gerçekten (mest olmuş(!)) Berlin'in sembolleri arasında gösterilen bu Katedral Kaiser Wilhelm II. tarafindan 1894–1905 yillari arasinda yaptırılmış bilginize...




Bakınız bu da içerden bir görüntü. Benim çektiklerimin kalitesi iyi olmadığından internetten bir foto koyuyorum:


Sırada Brandenburger Tor var. 1989 tarihine kadar şehrin doğu batı olarak ayrılmasını simgeleyen bu kale aynı zamanda şehrin ayakta kalabilmiş tek kalesi ünvanını elinde bulundurmaktadır. 22 aralık 1989 tarihinde birleşmiş özgür Berlin'in sembolü konumuna gelmiştir. Ayrıca kapının üzerindeki heykelin adı Quadriga dır. Kameram kaliteli olmadığından fotolar pek iyi değil kusura bakmayınız...


Sevgili okur seni sıkmamak adına gün içinde karşılaştığım ilginç şeylerden de bahsetmek istiyorum. Bakınız bu adam elindeki iki çubuk arasına bağladığı iplerle devasa baloncuklar çıkarıyor oturup bi 10 dakika onu izledim gayet de eğlenceliydi. (Şaka len şaka! Direk yoluma devam ettim heh...)



Hemen bu adamın 5 metre ilerisinde de su dolu bardakların üzerinde parmaklarını gezdirerek müzik yapan bir adam vardı. Adam ilk olarak kendi çaldı fakat sonradan playback yaptı farketmedim sanmasın...


Bakınız dostlar sırada Reichstag var. Efendim bu bina Alman Parlamentosunun toplandığı yerdir. Fazla bir numarası olmamakla birlikte bahçesinde pazar günleri piknik misali insanlar oturmaktadır. Ayrıca binanın girişinde "Dem Deutschen Volke" yazmaktadır ki bu da Alman halkına ithafen tarzında bir anlam taşımaktadır.

Makinemin pili bittiği için bu saatlerde gezdiğim yerlerin resmini çekemedim sevgili dostlar bu sebeple bu da internetten alınma bir foto kusura bakmamış gibi yapın...



Bu gezi sırasında bir bisiklet gördüm ki bisiklet demeye bin şahit de yetmez sanıyorum. 4 kişilik bir bisiklet kişi başı 1€ verip kısa bir eğlence turu yapabiliyorsunuz. Denemedim ama açıkcası denemek isterdim. Bakınız şöyle birşey;


Sadce bisiklet kiralamakla kalmayıp aynı zamanda Cora-Berliner Sraße'de antik arabalar da kiralayabiliyorsunuz. Eğer 1970'lerden bir polis arabasına binmek isterseniz bir saatine cüzi bir miktar verip aracın keyfini çıkarabilirsiniz. Ya da günlük kiralayıp şehir turu yapabilirsiniz. Seçenekler sadece bu arabayla kalmıyor tabi ki bunun gibi bir sürü seçeneğin var hangisini istersen artık...



Efendim aynı zamanda bu meydanda Cora-Berliner Straße 1'de Avrupa'da öldürülen Yahudileri hatırlamak için büyük bir anıt bulunuyor bu anıt  yüzlerce dikilitaştan oluşuyor ve aynı zamanda bu anıtların altında bir müze mevcut. Bakınız tam ismi "The Memorial To The Murdered Jews Of  Europe"

Efendim bu anıt tam olarak gökyüzünden aşağıdaki gibi görünüyor. Yine kameramın pili bitmesi dolayısıyla benim kameramdan çekilmiş değil tekrar kusura bakmamanızı diliyorum buyrunuz:


Aynı zamanda bu dikili taşların yakınından nasıl bir görüntü  olduğunu anlayabilmeniz için bir de şöyle bir foto ekleyeyim:


Ayrıca hepsi farklı uzunlukta olan bu dikilitaşların bazıları gökyüzüne tam dik uzanmamakta. Yani topografik eğrilerine baktığınızda üstüste binen birçok çizgiyle karşılaşabilirsiniz.

Sevgili dostlar son olarak içerde müzede çektiğim bir fotoyu eklemek istiyorum izninle. Bu fotoya dikaktli bak sevgili okur gaz odalarında öldürülen Yahudilerin iş makineleriyle bir araya toplanışı...

Sokarım böyle insanlığa dedirten bir manzara...



Berlin'e gelip de bu müzeye giren arkadaşlar bu müzede kesinlikle en az bir saatinizi harcayınız. Sadece fotolara bakıp geçmek yerine yazılı her mektubu okuyunuz, her videoyu izleyiniz sevgili dostlar. Yahudi katliamıyla ilgili bir çok film izledim fakat hiçbiri bu müzede bulunmak kadar etkileyici değildi.

Son olarak müzeye giriş ücretsiz, kesinlikle gidilesi görülesi bir yer şiddetle tavsiye edilir...

Efendim aynı zamanda burada Yıkılan Berlin duvarından parçalar da sergileniyor bakınız iki tanesi:


Berlin duvarındaki fotoların, graffitilerin duvar yıkılmadan önceki restorasyonsuz hallerini ve daha fazlasını bulabileceğiniz bir web sitesi buyrunuz:

http://www.berlinwallart.com/webdev/gallery.html

Sevgili okur bugünlük bu kadar yeter sanıyorum biriktirince gerçekten çok zor oluyor yazmak.
Daha yazacak bir sürü şey var  fakat onlar da sonraya kalsınlar. Bu yazımı da burada sonlandırıyorum Bir sonraki sefere görüşmek üzere.

Hadi kalın sağlıcakla...
      

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder